Altın meblağları, salgının başladığı 2020’nin Mart ayında 1.471 dolara kadar geriledikten daha sonra süratli bir yükselişle Ağustos 2020’de 2.063 dolara kadar tırmanmıştı. daha sonrasında 2021’i iki yılın akabinde birinci kere yüzde 3,6 kayıpla kapatmıştı.
Ons altının süreç gördüğü fiyat aralığı 2021 yılı boyunca azalırken kıymetli metalin 50 ve 200 günlük hareketli ortalaması da neredeyse yatay bir hale geldi. Altının 30 günlük volatilitesi de salgın başından bu yana görülen en düşük düzeylere yakın bir seyir izliyor.
Altın meblağlarında 2021’in ikinci yarısında yaşanan bu sıkışmada Fed’in Haziran ayındaki Federel Açık Piyasa Komitesi toplantısından beri devam eden varlık alımı azaltımı tartışmaları ve daha sonrasında varlık alımı azaltımının başlaması tesirli olurken, son bir aydır Fed’in Mart ayında faiz artıracağına dair beklentiler rol oynadı.
Altının iki yıllık günlük grafiğine bakıldığında da bedelli metalin Haziran ayından beri sıklıkla yüzde 50-yüzde 61,8 Fibonacci kanalında fiyatlandığı görülüyor. Şu an için bu bantın üst tabanına yakın bir düzeyde süreç goren ons altın, 1.820 dolar civarında bulunuyor.
Fed’in para siyasetini sıkılaştıracağına yönelik şahin iletileri daha sonrasında altının kayıp yaşamaması, mali sıkılaşmanın ve faiz artırımlarının oldukcatan fiyatlanmış olabileceğine işaret ediyordu. Yüksek gelen enflasyon ve Mart ayında faizlerin yükseltileceğine dair beklentilerin artmasına karşın altın meblağlarının yükselmesinin de bunu doğruladığı düşünülüyor.
Saxo Bank Emtia Strateji Müdürü Ole Hansen, Fed siyaset yapıcılarından gelen iletinin faiz ve dolara en hassas emtia olan altın üzerinde sonlu tesiri olduğunu belirterek “Bu sonlu hareket Mart ayında başlayacak faiz indirimlerinin altın piyasasında oldukcatan fiyatlandığına işaret ediyor” dedi.
Altının 1.800 dolar düzeyini bir daha takviye haline getirdiğini belirten Hansen, 1.830-35 dolar düzeyinin kırılmasıyla daha sonraki düzeylerin 1.850 ve 1.877 dolar olacağını söylemiş oldu.
Ons altının süreç gördüğü fiyat aralığı 2021 yılı boyunca azalırken kıymetli metalin 50 ve 200 günlük hareketli ortalaması da neredeyse yatay bir hale geldi. Altının 30 günlük volatilitesi de salgın başından bu yana görülen en düşük düzeylere yakın bir seyir izliyor.
Altın meblağlarında 2021’in ikinci yarısında yaşanan bu sıkışmada Fed’in Haziran ayındaki Federel Açık Piyasa Komitesi toplantısından beri devam eden varlık alımı azaltımı tartışmaları ve daha sonrasında varlık alımı azaltımının başlaması tesirli olurken, son bir aydır Fed’in Mart ayında faiz artıracağına dair beklentiler rol oynadı.
Altının iki yıllık günlük grafiğine bakıldığında da bedelli metalin Haziran ayından beri sıklıkla yüzde 50-yüzde 61,8 Fibonacci kanalında fiyatlandığı görülüyor. Şu an için bu bantın üst tabanına yakın bir düzeyde süreç goren ons altın, 1.820 dolar civarında bulunuyor.
Fed’in para siyasetini sıkılaştıracağına yönelik şahin iletileri daha sonrasında altının kayıp yaşamaması, mali sıkılaşmanın ve faiz artırımlarının oldukcatan fiyatlanmış olabileceğine işaret ediyordu. Yüksek gelen enflasyon ve Mart ayında faizlerin yükseltileceğine dair beklentilerin artmasına karşın altın meblağlarının yükselmesinin de bunu doğruladığı düşünülüyor.
Saxo Bank Emtia Strateji Müdürü Ole Hansen, Fed siyaset yapıcılarından gelen iletinin faiz ve dolara en hassas emtia olan altın üzerinde sonlu tesiri olduğunu belirterek “Bu sonlu hareket Mart ayında başlayacak faiz indirimlerinin altın piyasasında oldukcatan fiyatlandığına işaret ediyor” dedi.
Altının 1.800 dolar düzeyini bir daha takviye haline getirdiğini belirten Hansen, 1.830-35 dolar düzeyinin kırılmasıyla daha sonraki düzeylerin 1.850 ve 1.877 dolar olacağını söylemiş oldu.