Böbrek taşı, biroldukca niçine bağlı olarak toplumumuzda çoğunlukla karşılaştığımız hastalıklardan biridir. Böbrek taşları uzun müddet belirti vermeyeceği üzere kimi vakit de idrar kanalına düşerek hastaların şiddetli ağrı yaşamasına sebep olabiliyor. Bu şiddetli ağrı sırasında tansiyon ve şekerde yükselmeler ile karşılaştıklarının bilgisini veren Özel Denizli Tekden Hastanesi Üroloji tabiplerinden Op. Dr. Akın Avcı, böbrek taşı ile ilgili değerli bilgilendirmelerde bulundu.
BÖBREK TAŞLARI BİRİKEREK BÖLGEYE YAPIŞIYOR
Böbrek taşlarının, tuz ve minerallerin idrarla atılamaması halinde, birikerek o bölgeye yapışması kararı oluştuğunu belirten Dr. Avcı, “Böbrek taşı sık rastlanan sıhhat sıkıntılarından biridir. Tuz ve minerallerin oluşma niçinine göre taşlar farklı büyüklüklerde olabilir. Böbrek taşının oluşumunda hem beslenme tıpkı vakitte genetik faktörler kelam konusudur. Beslenme kaynaklı sebepler olan, yetersiz sıvı tüketimi, hayli fazla tuz-şeker tüketimi, asitli içecekler taş oluşum riskini arttırır. Genetik olarak ise aileden birinin daha evvel taş hastalıklarını hayatış olması bir daha böbrek taşı oluşumunda risk faktörüdür. Yetersiz fizikî aktivite ve obezite de taş oluşum riskleri içindedır” formunda bilgi verdi.
KİMİ KÜÇÜK BÖBREK TAŞLARI HİÇBİR BELİRTİ OLMADAN İDRAR YOLUYLA ATILABİLİR
Böbrek taşının enfeksiyona sebep olabileceğini belirten Dr. Akın Avcı “Böbrek taşları büyüklüklerine nazaran oluşturdukları tıkanıklık sebebiyle şiddetli ağrıya sebep olur. Lakin kimi küçük böbrek taşları hiç bir belirti vermeden idrar yoluyla atılabilmektedir. İdrar yoluyla atılamayan böbrek taşlarında kasık ağrısı, alt karın bölgesinde ağrı, mide bulantısı-kusma, sık idrara çıkma, idrar gelme hissi, idrarda yanma, idrarda kan görülmesi üzere belirtiler oluşabilir. Bunların haricinde böbrek taşı enfeksiyona sebep olabilir. Bu durumda idrar rengi yoğunlaşır ve bulanıklaşır. kimi vakit uzun mühlet belirti vermeyen böbrek taşları birtakım kimi idrar yoluna düşerek hastaların şiddetli ağrı yaşamasına sebep olabilir. Böbrek taşının idrar yolunu tıkadığı durumlarda, taşlar idrarın bedenden atılamamasına niçiniyet verebilir. Bu üzere durumlarda ilerleyen periyotta böbrek, işlevini kaybederse böbrek yetmezliği üzere riskli durumlar ortaya çıkabilir. Bundan dolayı rastgele bir şikayetiniz olursa kesinlikle denetime gitmenizde yarar var” dedi.
HASTAYA UYGUN TEDAVİ YOLU UYGULUYORUZ
Erken tedavi hakkında bilgi veren Dr. Avcı, “Kliniğimize başvuran hastalara, yaptığımız muayeniçin daha sonra gerekli analizlerle teşhisi koyabilmemiz mümkün. Hastanın böbrek ve üreter taşının yerini, boyutunu tespit ettikten daha sonra hastaya uygun tedavi planını belirliyoruz. Tedavide taşın yerine, boyutuna ve hastanın kliniğine nazaran takip, medikal tedavi, ESWL (Ses dalgası ile taş kırma) üreterorenoskopi, flexible üreterorenoskopi, perkütan nefrolitotomi, laparoskopi ya da açık taş cerrahilerini uyguluyoruz. Böbrek taşının ilerlememesi ve erken müdahale için ne kadar erken doktora başvurulursa böbreği müdafaa ihtimalimiz o kadar yüksek” tabirlerini kullandı.
KAYNAK: DHA
BÖBREK TAŞLARI BİRİKEREK BÖLGEYE YAPIŞIYOR
Böbrek taşlarının, tuz ve minerallerin idrarla atılamaması halinde, birikerek o bölgeye yapışması kararı oluştuğunu belirten Dr. Avcı, “Böbrek taşı sık rastlanan sıhhat sıkıntılarından biridir. Tuz ve minerallerin oluşma niçinine göre taşlar farklı büyüklüklerde olabilir. Böbrek taşının oluşumunda hem beslenme tıpkı vakitte genetik faktörler kelam konusudur. Beslenme kaynaklı sebepler olan, yetersiz sıvı tüketimi, hayli fazla tuz-şeker tüketimi, asitli içecekler taş oluşum riskini arttırır. Genetik olarak ise aileden birinin daha evvel taş hastalıklarını hayatış olması bir daha böbrek taşı oluşumunda risk faktörüdür. Yetersiz fizikî aktivite ve obezite de taş oluşum riskleri içindedır” formunda bilgi verdi.
KİMİ KÜÇÜK BÖBREK TAŞLARI HİÇBİR BELİRTİ OLMADAN İDRAR YOLUYLA ATILABİLİR
Böbrek taşının enfeksiyona sebep olabileceğini belirten Dr. Akın Avcı “Böbrek taşları büyüklüklerine nazaran oluşturdukları tıkanıklık sebebiyle şiddetli ağrıya sebep olur. Lakin kimi küçük böbrek taşları hiç bir belirti vermeden idrar yoluyla atılabilmektedir. İdrar yoluyla atılamayan böbrek taşlarında kasık ağrısı, alt karın bölgesinde ağrı, mide bulantısı-kusma, sık idrara çıkma, idrar gelme hissi, idrarda yanma, idrarda kan görülmesi üzere belirtiler oluşabilir. Bunların haricinde böbrek taşı enfeksiyona sebep olabilir. Bu durumda idrar rengi yoğunlaşır ve bulanıklaşır. kimi vakit uzun mühlet belirti vermeyen böbrek taşları birtakım kimi idrar yoluna düşerek hastaların şiddetli ağrı yaşamasına sebep olabilir. Böbrek taşının idrar yolunu tıkadığı durumlarda, taşlar idrarın bedenden atılamamasına niçiniyet verebilir. Bu üzere durumlarda ilerleyen periyotta böbrek, işlevini kaybederse böbrek yetmezliği üzere riskli durumlar ortaya çıkabilir. Bundan dolayı rastgele bir şikayetiniz olursa kesinlikle denetime gitmenizde yarar var” dedi.
HASTAYA UYGUN TEDAVİ YOLU UYGULUYORUZ
Erken tedavi hakkında bilgi veren Dr. Avcı, “Kliniğimize başvuran hastalara, yaptığımız muayeniçin daha sonra gerekli analizlerle teşhisi koyabilmemiz mümkün. Hastanın böbrek ve üreter taşının yerini, boyutunu tespit ettikten daha sonra hastaya uygun tedavi planını belirliyoruz. Tedavide taşın yerine, boyutuna ve hastanın kliniğine nazaran takip, medikal tedavi, ESWL (Ses dalgası ile taş kırma) üreterorenoskopi, flexible üreterorenoskopi, perkütan nefrolitotomi, laparoskopi ya da açık taş cerrahilerini uyguluyoruz. Böbrek taşının ilerlememesi ve erken müdahale için ne kadar erken doktora başvurulursa böbreği müdafaa ihtimalimiz o kadar yüksek” tabirlerini kullandı.
KAYNAK: DHA