CHP Küme Başkanvekilleri Engin Altay, Özgür Özel ve Engin Özkoç tarafınca hazırlanan “Sosyal Sigortalar ve Genel Sıhhat Sigortası Kanunu’nda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi” TBMM Başkanlığı’na sunuldu. Dört unsurluk kanun teklifi ile emekçi ve esnaf emeklilerinin artırım oranının, memur emeklileri için hesaplandığı biçimiyle yüzde 30,95’e yükseltilmesi, ayrıyeten emeklilere ulusal gelir artışından hisse verilmesi öngörüldü.
“GEREKLİ İYİLEŞTİRMELERİN BİR AN EVVEL YAPILMASI DEVLETİN SORUMLULUĞUDUR”
Emekli artırım oranlarının eşitlenmesini hedefleyen CHP teklifinin öne sürülen nedeni şöyleki:
“Yaklaşık 14 milyon emekli, dul ve yetim aylığı alanların yüzde 90’nının aylığı ne yazık ki minimum fiyatın bile altında kalmaktadır. Yokluk ve açlık sonunun altında hayat gayreti veren, ömrünün geri kalanında refah ortasında değil düşük emekli maaşlarıyla yarı aç yarı tok yaşamaya çalıştığı ülkemizde, emekli yurttaşlarımızın onurlu bir ömür sürdürebilmeleri için gerekli iyileştirmelerin bir an evvel yapılması devletin sorumluluğu ve yükümlülüğüdür.
“İŞÇİ, ESNAF VE ÇİFTÇİ EMEKLİLERİNİN DE MAAŞI YÜZDE 30,95 ORANINDA ARTIRILSIN”
Memur emeklilerinin aylıkları her altı ayda bir memur maaş artışı oranında artırılırken, emekçi ve esnaf emeklilerine bundan evvelki altı aylık devirde gerçekleşen enflasyon oranında artış yapılmaktadır. Bilhassa son senelerda bu niçinle emekli maaşlarındaki artışlarda farklılaşmalar olurken 2022 yılı için memur maaşlarına ait artırım oranlarında yapılan ek artırım niçiniyle memur ve memur emeklilerinin aylıkları 2022 Ocak – Temmuz devri için yüzde 30,95 oranında artırılırken, memur emeklileri haricinde kalan 11,2 milyon emekli, dul ve yetimin aylığı ise yalnızca geçmiş 6 aylık enflasyon kadar, yani yüzde 25,5 oranında zamlandı. Yıllık enflasyonun TÜFE’de yüzde 36,08’e, ÜFE’de yüzde 79,89’a çıktığı ve önümüzdeki aylarda da süratle yükseleceği bir periyotta emekli aylıklarının yalnızca yüzde 25,5 oranında artırılması kabul edilemez. Kanun teklifimizle en azından 2022 yılının birinci altı aylık periyodu için bu ayrımcı uygulamanın ortadan kaldırılması maksadıyla personel, esnaf ve çiftçi emeklilerinin aylık ve gelirlerinin de yüzde 30,95 oranında arttırılması teklif edilmektedir.
“AYNI VAKİTTE ULUSAL GELİRDEKİ ARTIŞTAN DA HİSSE ALABİLMESİNE AİT DÜZENLEME ÖNGÖRÜLMEKTEDİR”
Refahtan hisse alamayan emekli, dul ve yetimlerimiz Anayasamızda yer alan ‘Sosyal Devlet’ unsuru gözetilmeden açlık hududunun altında borç ortasında yaşamak zorunda bırakılmaktadır. Personellerin, memurların ve emeklilerin gelirleri son 20 yılda ülkedeki büyümeden zenginleşmeden gereğince hisse alamamıştır. Kişi başına GSYH artışı ile karşılaştırıldığında ortalama olarak emekçi emeklileri yüzde 22,3, memurlar yüzde 28, memur emeklileri yüzde 41 ve kamu personelleri yüzde 42 oranında geride kalmıştır. Enflasyona paralel gelir artışına hapsolmak emeklilerin nazaranli olarak fakirleşmesi demektir. Bu ise sonuçta büyüme ile artan toplumsal zenginliğin varlıklı sınıflara akmasına seyirci kalmak olur. Bu da toplumsal devlet unsuruna alışılmamıştır. Kanun teklifimizle personel, esnaf ve çiftçi emeklilerinin aylık ve gelir artışlarında yalnızca enflasyon oranındaki artışın yanı sıra hem de birebir periyot için ulusal gelirdeki artıştan da hisse alabilmesine ait düzenleme öngörülmektedir.”
“GEREKLİ İYİLEŞTİRMELERİN BİR AN EVVEL YAPILMASI DEVLETİN SORUMLULUĞUDUR”
Emekli artırım oranlarının eşitlenmesini hedefleyen CHP teklifinin öne sürülen nedeni şöyleki:
“Yaklaşık 14 milyon emekli, dul ve yetim aylığı alanların yüzde 90’nının aylığı ne yazık ki minimum fiyatın bile altında kalmaktadır. Yokluk ve açlık sonunun altında hayat gayreti veren, ömrünün geri kalanında refah ortasında değil düşük emekli maaşlarıyla yarı aç yarı tok yaşamaya çalıştığı ülkemizde, emekli yurttaşlarımızın onurlu bir ömür sürdürebilmeleri için gerekli iyileştirmelerin bir an evvel yapılması devletin sorumluluğu ve yükümlülüğüdür.
“İŞÇİ, ESNAF VE ÇİFTÇİ EMEKLİLERİNİN DE MAAŞI YÜZDE 30,95 ORANINDA ARTIRILSIN”
Memur emeklilerinin aylıkları her altı ayda bir memur maaş artışı oranında artırılırken, emekçi ve esnaf emeklilerine bundan evvelki altı aylık devirde gerçekleşen enflasyon oranında artış yapılmaktadır. Bilhassa son senelerda bu niçinle emekli maaşlarındaki artışlarda farklılaşmalar olurken 2022 yılı için memur maaşlarına ait artırım oranlarında yapılan ek artırım niçiniyle memur ve memur emeklilerinin aylıkları 2022 Ocak – Temmuz devri için yüzde 30,95 oranında artırılırken, memur emeklileri haricinde kalan 11,2 milyon emekli, dul ve yetimin aylığı ise yalnızca geçmiş 6 aylık enflasyon kadar, yani yüzde 25,5 oranında zamlandı. Yıllık enflasyonun TÜFE’de yüzde 36,08’e, ÜFE’de yüzde 79,89’a çıktığı ve önümüzdeki aylarda da süratle yükseleceği bir periyotta emekli aylıklarının yalnızca yüzde 25,5 oranında artırılması kabul edilemez. Kanun teklifimizle en azından 2022 yılının birinci altı aylık periyodu için bu ayrımcı uygulamanın ortadan kaldırılması maksadıyla personel, esnaf ve çiftçi emeklilerinin aylık ve gelirlerinin de yüzde 30,95 oranında arttırılması teklif edilmektedir.
“AYNI VAKİTTE ULUSAL GELİRDEKİ ARTIŞTAN DA HİSSE ALABİLMESİNE AİT DÜZENLEME ÖNGÖRÜLMEKTEDİR”
Refahtan hisse alamayan emekli, dul ve yetimlerimiz Anayasamızda yer alan ‘Sosyal Devlet’ unsuru gözetilmeden açlık hududunun altında borç ortasında yaşamak zorunda bırakılmaktadır. Personellerin, memurların ve emeklilerin gelirleri son 20 yılda ülkedeki büyümeden zenginleşmeden gereğince hisse alamamıştır. Kişi başına GSYH artışı ile karşılaştırıldığında ortalama olarak emekçi emeklileri yüzde 22,3, memurlar yüzde 28, memur emeklileri yüzde 41 ve kamu personelleri yüzde 42 oranında geride kalmıştır. Enflasyona paralel gelir artışına hapsolmak emeklilerin nazaranli olarak fakirleşmesi demektir. Bu ise sonuçta büyüme ile artan toplumsal zenginliğin varlıklı sınıflara akmasına seyirci kalmak olur. Bu da toplumsal devlet unsuruna alışılmamıştır. Kanun teklifimizle personel, esnaf ve çiftçi emeklilerinin aylık ve gelir artışlarında yalnızca enflasyon oranındaki artışın yanı sıra hem de birebir periyot için ulusal gelirdeki artıştan da hisse alabilmesine ait düzenleme öngörülmektedir.”