2021-2022 İsimli Yılı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da iştirakiyle Diyanet İşleri Lideri Ali Erbaş’ın yaptığı duayla açıldı. Yargıtay Lideri Mehmet Akarca da üzerinde cübbesiyle duaya katılması tartışma yaratırken Halkın Kurtuluş Partisi (HKP) avukatları harekete geçti.
HKP avukatları, Recep Tayyip Erdoğan, Ali Erbaş ve Mehmet Akarca hakkında, “Anayasayı İhlal” ve “bakılırsavi Berbata Kullanma” hatalarını işlediklerini belirterek Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına kabahat duyurusunda bulundu.
“TBMM’YE FEZLEKE YAZILMALI”
HKP avukatları tarafınca Başsavcılığa verilen cürüm duyurusu dilekçede, Erdoğan, Erbaş ve Akarca hakkında soruşturma yürütülerek kamu davası açılmasını, TBMM’ye fezleke yazılmasını ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına soruşturmanın bildirilmesini talep etti.
Hata duyurusuna ait HKP MYK Üyesi Av. Doğan Erkan açıklama yaptı. Erkan şu sözlere yer verdi:
“AKP iktidarı ve onun Genel Lideri Tayyip Erdoğan aslında yıllardır hedefledikleri Laik Tertibi ortadan kaldırma gayelerine adım adım gidiyorlar. Bu bahiste ne yazık ki artık devlet imkanlarını ve devlet kurumlarını kullanıyorlar. Geldikleri noktadaki bir nitelik farkı, nitelik avantajı artık bu. Zira Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanı sıfatını kullanıyor bu işleri yaparken. Ve de devlet kurumlarında Cumhurbaşkanı sıfatıyla bu projesini ardına takıyor.
‘DİYANET İŞLERİ BAŞKANI’NIN YARGIYLA MÜNASEBETİ NEDİR?’
Artık yönetim aleyhine dava açılacak olsa ya da direkt AKP’ye dava açılacak olsa ki kim bakacak bunlara? Bu yargıç ve savcılar bakacak. ötürüsıyla bu imgeyi esasen yürütmenin başı olarak ta veremez. Pekala, şu zatın yargıyla ilgisi nedir? Diyanet İşleri Başkanı’nın Anayasamızda tanımlanan Bağımsız Yargıyla ne üzere bir bağı varda orada hazır bulunuyor? Tek bağı var. Size söyleyelim. Artık biz sizin hukukunuzu şer’i kurallara bakılırsa yöneteceğiz bağıdır bu. Bu şer’ilikte natürel tek mezhepçi, tekçi şer’i kurallardır. Vehhabi-Sunni kurallara nazaran yöneteceğizdir. halbuki Anayasa 24 ne diyor? Devletin ve Devlet Kurumlarının kısmen dahi olsa dini inançlarla, din kurallarıyla yönetmeye kimse kalkışamaz.
‘HESAP VERECEKLER’
Biz ne yaptık. Bu bir hareketti açıkçası üçünün yan yana gelerek biz sizin Laik hukukunuzun ve Laik yargınızın canına okuduk hareketiydi. Bu harekette Türk Ceza Kanunu’nun 309 unsurundaki yani Anayasa’yı İhlal kabahati işlediler. Anayasa’nın açıkça öngördüğü Laik Sistemi ortadan kaldırmaya, Bağımsız, Laik, Cumhuriyet yargısını ortadan kaldırmaya bir teşebbüstü. 309/1 bir teşebbüs aksiyonudur. Hareketin gerçekleşmesi gerekmez. Bu teşebbüsü sağlayacak güçteler midir? Evet, bu güçtedirler. İktidar imkanlarıyla herkesi korkutarak, her insanın üzerine terör estirerek bir mefruzce kullanmaktadırlar. 309’un şartları her formda oluşmuştur. Buna sessiz kalamazdık. Az evvel Halkın Kurtuluş Partisi olarak hata duyurusunda bulunduk. Bu hata duyurusu hem de Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne gönderme talepli bir hata duyurusudur. Eninde sonunda hesap verecekler.”
HKP avukatları, Recep Tayyip Erdoğan, Ali Erbaş ve Mehmet Akarca hakkında, “Anayasayı İhlal” ve “bakılırsavi Berbata Kullanma” hatalarını işlediklerini belirterek Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına kabahat duyurusunda bulundu.
“TBMM’YE FEZLEKE YAZILMALI”
HKP avukatları tarafınca Başsavcılığa verilen cürüm duyurusu dilekçede, Erdoğan, Erbaş ve Akarca hakkında soruşturma yürütülerek kamu davası açılmasını, TBMM’ye fezleke yazılmasını ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına soruşturmanın bildirilmesini talep etti.
Hata duyurusuna ait HKP MYK Üyesi Av. Doğan Erkan açıklama yaptı. Erkan şu sözlere yer verdi:
“AKP iktidarı ve onun Genel Lideri Tayyip Erdoğan aslında yıllardır hedefledikleri Laik Tertibi ortadan kaldırma gayelerine adım adım gidiyorlar. Bu bahiste ne yazık ki artık devlet imkanlarını ve devlet kurumlarını kullanıyorlar. Geldikleri noktadaki bir nitelik farkı, nitelik avantajı artık bu. Zira Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanı sıfatını kullanıyor bu işleri yaparken. Ve de devlet kurumlarında Cumhurbaşkanı sıfatıyla bu projesini ardına takıyor.
‘DİYANET İŞLERİ BAŞKANI’NIN YARGIYLA MÜNASEBETİ NEDİR?’
Artık yönetim aleyhine dava açılacak olsa ya da direkt AKP’ye dava açılacak olsa ki kim bakacak bunlara? Bu yargıç ve savcılar bakacak. ötürüsıyla bu imgeyi esasen yürütmenin başı olarak ta veremez. Pekala, şu zatın yargıyla ilgisi nedir? Diyanet İşleri Başkanı’nın Anayasamızda tanımlanan Bağımsız Yargıyla ne üzere bir bağı varda orada hazır bulunuyor? Tek bağı var. Size söyleyelim. Artık biz sizin hukukunuzu şer’i kurallara bakılırsa yöneteceğiz bağıdır bu. Bu şer’ilikte natürel tek mezhepçi, tekçi şer’i kurallardır. Vehhabi-Sunni kurallara nazaran yöneteceğizdir. halbuki Anayasa 24 ne diyor? Devletin ve Devlet Kurumlarının kısmen dahi olsa dini inançlarla, din kurallarıyla yönetmeye kimse kalkışamaz.
‘HESAP VERECEKLER’
Biz ne yaptık. Bu bir hareketti açıkçası üçünün yan yana gelerek biz sizin Laik hukukunuzun ve Laik yargınızın canına okuduk hareketiydi. Bu harekette Türk Ceza Kanunu’nun 309 unsurundaki yani Anayasa’yı İhlal kabahati işlediler. Anayasa’nın açıkça öngördüğü Laik Sistemi ortadan kaldırmaya, Bağımsız, Laik, Cumhuriyet yargısını ortadan kaldırmaya bir teşebbüstü. 309/1 bir teşebbüs aksiyonudur. Hareketin gerçekleşmesi gerekmez. Bu teşebbüsü sağlayacak güçteler midir? Evet, bu güçtedirler. İktidar imkanlarıyla herkesi korkutarak, her insanın üzerine terör estirerek bir mefruzce kullanmaktadırlar. 309’un şartları her formda oluşmuştur. Buna sessiz kalamazdık. Az evvel Halkın Kurtuluş Partisi olarak hata duyurusunda bulunduk. Bu hata duyurusu hem de Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne gönderme talepli bir hata duyurusudur. Eninde sonunda hesap verecekler.”