IŞİD’in “medya bakanlığı” çalışanı Ömer Yetek’in tabiri, Ankara’daki 10 Ekim davası evrakına girdi. Yetek, sözünde, IŞİD’in Türkiye’de gerçekleştirdiği ataklara ait dikkat çeken bilgiler verdi.
Ankara Emniyet Müdürlüğü, 2018 yılında yakalanan IŞİD’in ‘medya bakanlığı’ çalışanı Ömer Yetek’in 20 Ocak 2018 tarihindeki tabirini, Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderdi.
“TÜRKİYE’DEKİ HAREKETLERİ O KETİBE YAPTI”
ANKA’dan Tamer Arda Erşin’in haberine göre Yetek, İlyas Aydın’ın ketibe (bölük) kurma misyonu istediğini, fakat bu nazaranvin Gaziantepli Ebu Abdul Muin kod isimli Cengiz’e verildiği söyleyerek, IŞİD’in Suruç saldırısını gerçekleştiren Abdurrahman Alagöz’ün hangi ketibeden olduğunu şu biçimde anlattı:
“Hatta bahsetmiş olduğum bu şahıs (Cengiz) 2016 yılında Türkiye’de cezaevindeydi. Bu ketibenin Fursanül Hilafe’dir. O devirde Türkiye’den gelen Türklerin neredeyse yüzde 90’ı bu ketibedeydi. Ayrıyeten bildiğim kadarıyla 2015-2016 yılındaki Türkiye’de yapılan aksiyonların aksiyoncuları, bu ketibe ortasından seçilen bireylerdir. Ben bu bilgiyi ilerleyen süreçlerde medya bakanlığında çalıştığım periyotlarda öğrendim. Hatta bu ketibenden olup hareket yaptığını bildiğim Antep’te bir düğüne yapılan akının Ebu Esved ile birlikte birebir ketibeden bir kişinin daha aksiyon yapmak için Türkiye’ye girdiğini, ama ne maksatla olduğunu bilmediğim sebepten aksiyon yamadığını duydum. Suruç olayındaki eylemcilerden Abdurrahma Alagöz de bu ketibedendi. bir daha Beyoğlu, Ankara Tren Garı, Sultanahmet taarruzlarının da eylemcilerinin bu ketibeden olduğunu biliyorum.”
“EYLEMLERİ EBU ZEYNEP HALEBİ YAPTIRDI, İKİNCİ BOMBACI MISIRLI”
Yetek, IŞİD’ın 5 Haziran 2015 tarihinde HDP’nin Diyarbakır Mitingi, 20 Temmuz 2015 Suruç, 10 Ekim Ankara Tren Garı ile 20 Ağustos Gaziantep düğün akınlarının müsaadesiz olarak gerçekleştirildiğini belirterek, 10 Ekim saldırısı hakkında ikinci bombacının kimliğini tespit edecek ayrıntıları şöyleki verdi:
“Bu hareketin, bir daha dış istihbarat ünitesinden periyodun sorumlusu Ebu Zeynep Halebi tarafınca müsaadesiz olarak yapıldığını biliyorum. Eylemcilerden birisi, künyesini bilmediğim Mısırlı bir örgüt mensubu olduğunu, ötekinin ise Türk bir hareketçi (Yunus Emre Alağöz) olduğunu biliyorum. bir daha IŞİD bu hareketi resmi olarak üstlenmediği için kendi medya ünitelerimizde haber yapılmadı. Bizim o periyot sorumlumuz olan Ebu Muhammed Furkan, bana hareketleri IŞİD’in yaptırmadığını, bu hareketlerin Ebu Zeynep Halebi tarafınca yaptırıldığını söylemişti.”
Yetek, IŞİD’in Gaziantep sorumlusu olarak bilinen ve Antep’te, Türkiye’deki taarruzları organize eden Abullatif Efe kod isimli Yunus Durmaz’ın IŞİD’in dış istihbarat ünitesi çalışanı olduğunu kaydederek, “Dış istihbarat ünitesinde çalışan herkes ve üst seviye yetkililer, her vakit yanlarında canlı bomba yeleği bulundururlar. Bu örgüt içerisindeki kuraldır. Acil durum olduğunda bu şahıslar yanlarında bulundurdukları canlı bomba yeleğini patlatarak hem kendilerini birebir vakitte etrafını imha etmek isterler” dedi.
Yunus Durmaz, 19 Mayıs 2016 tarihinde polisin Gaziantep’te düzenlediği operasyonda üstündeki canlı bomba yeleğini patlatarak ölmüştü.
Yetek, IŞİD’in idare şemasını da polisle paylaştı. Şemada, bayan ve çocuk bakanlığından kaymakamlığa kadar birfazlaca devlet yapısına emsal organının olduğu görüldü. Yetek, çalıştığı medya bakanlığının şemasını da aktardı.
SEDAT PEKER VE BİR VEKİLE SUİKAST İSTİHBARATI
Polis, Yetek’e, IŞİD’in Muğla’nın Bodrum, İzmir’in Çeşme ve Aydın’ın Didim ilçelerine yönelik planladığı atakları sorarak, “Ercu Bodrum” isimli bir Facebook kullanıcısının paylaşımlarını gösterdi. Polisler, Emniyet Genel Müdürlüğü Terörle Uğraş Daire Başkanlığı tarafınca yapılan çalışmalarda, Haziran 2016-Ocak 2017 tarihleri itibariyle IŞİD’in hareket hazırlığında olduğuna ait istihbaratı, “Bir milletvekilinin ve Sedat Peker’in de ortalarında yer aldığı şahıslara yönelik suikast üslubu sansasyonel aksiyon arayışında olabileceği, Bodrum, Çeşme ve Didim üzere tanınan turistik yerlerde aksiyon planlamasında bulunduğu, bu gayeyle bomba, silah ve mermi üzere gereçlere gereksinim duyduğu, materyallerin teslimini ise İstanbul’da gerçekleştirmeyi planladığı, aksiyon planlamaları kapsamında ‘Ecu Bodrum’ isimli Facebook kullanıcısı ile kontaklı olduğunuz bildirilmiştir” diye deklare etti.
Polis, Yetek’e, “Eylem düzenlenecek milletvekili kimdir, Sedat Peker ve ismi belirlenemeyen milletvekiline niye ve ne gayeyle hareket hazırlığı yapılmaktadır” diye sordu.
Yetek, “Ecu Bodrum” isimli Facebook kullanıcısının amcasının oğlu Ecüment Yetek olduğunu söyleyerek, “Ben Ercüment ile milletvekiline ve Sedat Peker isimli şahsa aksiyon yapılması istikametinde rastgele bir görüşme yapmadım” dedi. Yetek, Fransız asıllı Ebu Ömer isimli birinin Bodrum’da bir gemi aracılığıyla yurt dışına birini göndermek istediğini ve Ercüment Yetek ile bu geminin nereye geleceği konusunda konuştuğunu anlattı.
Yetek, IŞİD’in 1 Ocak 2017 tarihinde İstanbul’da Reina’da gerçekleştirdiği atağa ait de bilgi verdi. Yetek, IŞİD’in Türkiye’de üstlendiği birinci taarruzun Raina olduğunu belirterek, “Bu hareketi IŞİD üstlenmişti. Bu hareket gerçekleştikten daha sonra örgüt hareketi üstlenmesine karşın yapan şahsın kimliğini gizledi ve bu mevzuda rastgele bir açıklama yapılmadı” dedi.
Yetek, Türkiye’de hilafetin gelmesini istediğini açıklayarak, polislerin hilafet sorusuna, “Benim hilafet ile ilgili fikrim; İslami kararlar ile yönetilen ülkelerin başındaki bireye halife denir. Bu sisteme de hilafet denir. Ben Türkiye’de bir hilafet sistemini şahsım ismine istiyorum” diye karşılık verdi.
Ankara Emniyet Müdürlüğü, 2018 yılında yakalanan IŞİD’in ‘medya bakanlığı’ çalışanı Ömer Yetek’in 20 Ocak 2018 tarihindeki tabirini, Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderdi.
“TÜRKİYE’DEKİ HAREKETLERİ O KETİBE YAPTI”
ANKA’dan Tamer Arda Erşin’in haberine göre Yetek, İlyas Aydın’ın ketibe (bölük) kurma misyonu istediğini, fakat bu nazaranvin Gaziantepli Ebu Abdul Muin kod isimli Cengiz’e verildiği söyleyerek, IŞİD’in Suruç saldırısını gerçekleştiren Abdurrahman Alagöz’ün hangi ketibeden olduğunu şu biçimde anlattı:
“Hatta bahsetmiş olduğum bu şahıs (Cengiz) 2016 yılında Türkiye’de cezaevindeydi. Bu ketibenin Fursanül Hilafe’dir. O devirde Türkiye’den gelen Türklerin neredeyse yüzde 90’ı bu ketibedeydi. Ayrıyeten bildiğim kadarıyla 2015-2016 yılındaki Türkiye’de yapılan aksiyonların aksiyoncuları, bu ketibe ortasından seçilen bireylerdir. Ben bu bilgiyi ilerleyen süreçlerde medya bakanlığında çalıştığım periyotlarda öğrendim. Hatta bu ketibenden olup hareket yaptığını bildiğim Antep’te bir düğüne yapılan akının Ebu Esved ile birlikte birebir ketibeden bir kişinin daha aksiyon yapmak için Türkiye’ye girdiğini, ama ne maksatla olduğunu bilmediğim sebepten aksiyon yamadığını duydum. Suruç olayındaki eylemcilerden Abdurrahma Alagöz de bu ketibedendi. bir daha Beyoğlu, Ankara Tren Garı, Sultanahmet taarruzlarının da eylemcilerinin bu ketibeden olduğunu biliyorum.”
“EYLEMLERİ EBU ZEYNEP HALEBİ YAPTIRDI, İKİNCİ BOMBACI MISIRLI”
Yetek, IŞİD’ın 5 Haziran 2015 tarihinde HDP’nin Diyarbakır Mitingi, 20 Temmuz 2015 Suruç, 10 Ekim Ankara Tren Garı ile 20 Ağustos Gaziantep düğün akınlarının müsaadesiz olarak gerçekleştirildiğini belirterek, 10 Ekim saldırısı hakkında ikinci bombacının kimliğini tespit edecek ayrıntıları şöyleki verdi:
“Bu hareketin, bir daha dış istihbarat ünitesinden periyodun sorumlusu Ebu Zeynep Halebi tarafınca müsaadesiz olarak yapıldığını biliyorum. Eylemcilerden birisi, künyesini bilmediğim Mısırlı bir örgüt mensubu olduğunu, ötekinin ise Türk bir hareketçi (Yunus Emre Alağöz) olduğunu biliyorum. bir daha IŞİD bu hareketi resmi olarak üstlenmediği için kendi medya ünitelerimizde haber yapılmadı. Bizim o periyot sorumlumuz olan Ebu Muhammed Furkan, bana hareketleri IŞİD’in yaptırmadığını, bu hareketlerin Ebu Zeynep Halebi tarafınca yaptırıldığını söylemişti.”
Yetek, IŞİD’in Gaziantep sorumlusu olarak bilinen ve Antep’te, Türkiye’deki taarruzları organize eden Abullatif Efe kod isimli Yunus Durmaz’ın IŞİD’in dış istihbarat ünitesi çalışanı olduğunu kaydederek, “Dış istihbarat ünitesinde çalışan herkes ve üst seviye yetkililer, her vakit yanlarında canlı bomba yeleği bulundururlar. Bu örgüt içerisindeki kuraldır. Acil durum olduğunda bu şahıslar yanlarında bulundurdukları canlı bomba yeleğini patlatarak hem kendilerini birebir vakitte etrafını imha etmek isterler” dedi.
Yunus Durmaz, 19 Mayıs 2016 tarihinde polisin Gaziantep’te düzenlediği operasyonda üstündeki canlı bomba yeleğini patlatarak ölmüştü.
Yetek, IŞİD’in idare şemasını da polisle paylaştı. Şemada, bayan ve çocuk bakanlığından kaymakamlığa kadar birfazlaca devlet yapısına emsal organının olduğu görüldü. Yetek, çalıştığı medya bakanlığının şemasını da aktardı.
SEDAT PEKER VE BİR VEKİLE SUİKAST İSTİHBARATI
Polis, Yetek’e, IŞİD’in Muğla’nın Bodrum, İzmir’in Çeşme ve Aydın’ın Didim ilçelerine yönelik planladığı atakları sorarak, “Ercu Bodrum” isimli bir Facebook kullanıcısının paylaşımlarını gösterdi. Polisler, Emniyet Genel Müdürlüğü Terörle Uğraş Daire Başkanlığı tarafınca yapılan çalışmalarda, Haziran 2016-Ocak 2017 tarihleri itibariyle IŞİD’in hareket hazırlığında olduğuna ait istihbaratı, “Bir milletvekilinin ve Sedat Peker’in de ortalarında yer aldığı şahıslara yönelik suikast üslubu sansasyonel aksiyon arayışında olabileceği, Bodrum, Çeşme ve Didim üzere tanınan turistik yerlerde aksiyon planlamasında bulunduğu, bu gayeyle bomba, silah ve mermi üzere gereçlere gereksinim duyduğu, materyallerin teslimini ise İstanbul’da gerçekleştirmeyi planladığı, aksiyon planlamaları kapsamında ‘Ecu Bodrum’ isimli Facebook kullanıcısı ile kontaklı olduğunuz bildirilmiştir” diye deklare etti.
Polis, Yetek’e, “Eylem düzenlenecek milletvekili kimdir, Sedat Peker ve ismi belirlenemeyen milletvekiline niye ve ne gayeyle hareket hazırlığı yapılmaktadır” diye sordu.
Yetek, “Ecu Bodrum” isimli Facebook kullanıcısının amcasının oğlu Ecüment Yetek olduğunu söyleyerek, “Ben Ercüment ile milletvekiline ve Sedat Peker isimli şahsa aksiyon yapılması istikametinde rastgele bir görüşme yapmadım” dedi. Yetek, Fransız asıllı Ebu Ömer isimli birinin Bodrum’da bir gemi aracılığıyla yurt dışına birini göndermek istediğini ve Ercüment Yetek ile bu geminin nereye geleceği konusunda konuştuğunu anlattı.
Yetek, IŞİD’in 1 Ocak 2017 tarihinde İstanbul’da Reina’da gerçekleştirdiği atağa ait de bilgi verdi. Yetek, IŞİD’in Türkiye’de üstlendiği birinci taarruzun Raina olduğunu belirterek, “Bu hareketi IŞİD üstlenmişti. Bu hareket gerçekleştikten daha sonra örgüt hareketi üstlenmesine karşın yapan şahsın kimliğini gizledi ve bu mevzuda rastgele bir açıklama yapılmadı” dedi.
Yetek, Türkiye’de hilafetin gelmesini istediğini açıklayarak, polislerin hilafet sorusuna, “Benim hilafet ile ilgili fikrim; İslami kararlar ile yönetilen ülkelerin başındaki bireye halife denir. Bu sisteme de hilafet denir. Ben Türkiye’de bir hilafet sistemini şahsım ismine istiyorum” diye karşılık verdi.