CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin kümesini Hiranur Vakfı’nın kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel’in, kızını 6 yaşındayken bir tarikat üyesiyle “imam nikâhıyla evlendirmesine” ait olağanüstü olarak topladı.
Kılıçdaroğlu’nun, basına kapalı görüşmede milletvekillerine, “Bir haftadır bu mevzuyla ilgili bir açıklama yapılmasını bekliyordum. Ülkede bu kadar olay oluyor, açıklama yapan yok. Bunun karşısında sessiz kalmam mümkün değil” dediği kaydedildi. Akabinde da “Ben Adalet Bakanlığı’na gidiyorum” diyerek salondan çıktığı, bunun üzeride de tüm milletvekillerinin gerisinden geldiği açıklandı.
“İKİ YILDIR NE YAPTINIZ?”
Milletvekilleriyle birlikte yürüyerek bakanlığın önüne gelen Kılıçdaroğlu, “Çok öfkeliyim. 6 yaşındaki bir çocuğa sistematik tecavüz ediliyor bu ülkede. Bahis parlamentoda lisana getirildiğinde Aile Bakanı ‘Biz bu sıkıntıyı 2 yıldır biliyoruz’ diyor. İki gün değil, iki ay değil, iki yıl diyor. Biliyorsunuz da 2 yıldır ne yaptınız? Yüzünüze gözünüze dursun. Siz iki yıldır sistematik tecavüzü biliyorsunuz lakin gıkınız bile çıkmıyor” tabirlerini kullandı. Adalet Bakanlığı’nın olay karşısında sessiz kaldığını söyleyen Kılıçdaroğlu, “Bir de Fotoroman var. (İçişleri Bakanı Süleyman Soylu) Polislerin elini kolunu bağlamış durumdalar. Polislerimiz bilmiyor mu? Kim bakılırsavlerini yapmalarını engelliyor? Savcılar hangi münasebetle bu evrakları kapatıyor? Güçlerini kimden alıyorlar? Bu haksızlık karşısında kimler suskunluğunu koruyor” sorularını yöneltti.
“ADALET İSTiYORUM”
Gözyaşlarını tutamayınca konuşmasına gözlüğünü çıkararak ve sonlanarak devam eden Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti: “Bu haksızlık karşısında kimse tahammül edemiyor, öfkeleniyor. Ben onların öfkesini lisana getirmek için buradayım. Bu haksızlığa dayanamıyorum. Artık siyasal iktidarın polisin, savcının kolunu bağlamasını istemiyoruz. Devletin nefes alması, kurumlarının çalışması lazım. Bunun önündeki tek mahzur bu siyasi otoritedir. Haksızlıkları sindirebiliyorlar. İki yıldır kimlerle fotoğraf çektirdiniz, onlar mı size bu olayı kapatın diyor? Onlar mı baskı kuruyor. Ben adalet istiyorum. Kızımız için de evlatlarımız için de.”
Meclis’e gelen Kılıçdaroğlu, toplumsal medyadan ikinci bir açıklama yaparak “6 yaşında bir bebeğe sistematik tecavüz edildi. Anlıyoruz ki Adalet Bakanlığı, tertibi gördüğü biçimde operasyon buyruğu vermedi. Bu, organize kötülüktür. Bu operasyon yapılmadığı sürece gerginlik artacak. Bu devlet ayağa kalksın! Yiğit polislerimiz operasyon için buyruk bekliyor” sözlerini kullandı.
“ÇAYINI niye İÇSİN”
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ toplumsal medya hesabından Kılıçdaroğlu’na karşılık verdi. Kılıçdaroğlu’nun kendilerinden randevu istemediğini söyleyen Bozdağ, “Randevu istemiş olsaydı, verirdim. Randevusuz geldiği biçimde görüşmek isteseydi, kendisiyle bir daha görüşürdüm” dedi. Bozdağ’a reaksiyon gösteren CHP Sözcüsü Faik Öztrak, “Genel Liderimiz bu rezalete sessiz kalan bakanın çayını niye içsin? Daha oraya niçin geldiğini bile anlamamış. Genel Başkanı’mız ‘Adalet işini yapsın’ demek için oradaydı. Çayını içmek için değil” dedi.
Kılıçdaroğlu’nun, basına kapalı görüşmede milletvekillerine, “Bir haftadır bu mevzuyla ilgili bir açıklama yapılmasını bekliyordum. Ülkede bu kadar olay oluyor, açıklama yapan yok. Bunun karşısında sessiz kalmam mümkün değil” dediği kaydedildi. Akabinde da “Ben Adalet Bakanlığı’na gidiyorum” diyerek salondan çıktığı, bunun üzeride de tüm milletvekillerinin gerisinden geldiği açıklandı.
“İKİ YILDIR NE YAPTINIZ?”
Milletvekilleriyle birlikte yürüyerek bakanlığın önüne gelen Kılıçdaroğlu, “Çok öfkeliyim. 6 yaşındaki bir çocuğa sistematik tecavüz ediliyor bu ülkede. Bahis parlamentoda lisana getirildiğinde Aile Bakanı ‘Biz bu sıkıntıyı 2 yıldır biliyoruz’ diyor. İki gün değil, iki ay değil, iki yıl diyor. Biliyorsunuz da 2 yıldır ne yaptınız? Yüzünüze gözünüze dursun. Siz iki yıldır sistematik tecavüzü biliyorsunuz lakin gıkınız bile çıkmıyor” tabirlerini kullandı. Adalet Bakanlığı’nın olay karşısında sessiz kaldığını söyleyen Kılıçdaroğlu, “Bir de Fotoroman var. (İçişleri Bakanı Süleyman Soylu) Polislerin elini kolunu bağlamış durumdalar. Polislerimiz bilmiyor mu? Kim bakılırsavlerini yapmalarını engelliyor? Savcılar hangi münasebetle bu evrakları kapatıyor? Güçlerini kimden alıyorlar? Bu haksızlık karşısında kimler suskunluğunu koruyor” sorularını yöneltti.
“ADALET İSTiYORUM”
Gözyaşlarını tutamayınca konuşmasına gözlüğünü çıkararak ve sonlanarak devam eden Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti: “Bu haksızlık karşısında kimse tahammül edemiyor, öfkeleniyor. Ben onların öfkesini lisana getirmek için buradayım. Bu haksızlığa dayanamıyorum. Artık siyasal iktidarın polisin, savcının kolunu bağlamasını istemiyoruz. Devletin nefes alması, kurumlarının çalışması lazım. Bunun önündeki tek mahzur bu siyasi otoritedir. Haksızlıkları sindirebiliyorlar. İki yıldır kimlerle fotoğraf çektirdiniz, onlar mı size bu olayı kapatın diyor? Onlar mı baskı kuruyor. Ben adalet istiyorum. Kızımız için de evlatlarımız için de.”
Meclis’e gelen Kılıçdaroğlu, toplumsal medyadan ikinci bir açıklama yaparak “6 yaşında bir bebeğe sistematik tecavüz edildi. Anlıyoruz ki Adalet Bakanlığı, tertibi gördüğü biçimde operasyon buyruğu vermedi. Bu, organize kötülüktür. Bu operasyon yapılmadığı sürece gerginlik artacak. Bu devlet ayağa kalksın! Yiğit polislerimiz operasyon için buyruk bekliyor” sözlerini kullandı.
“ÇAYINI niye İÇSİN”
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ toplumsal medya hesabından Kılıçdaroğlu’na karşılık verdi. Kılıçdaroğlu’nun kendilerinden randevu istemediğini söyleyen Bozdağ, “Randevu istemiş olsaydı, verirdim. Randevusuz geldiği biçimde görüşmek isteseydi, kendisiyle bir daha görüşürdüm” dedi. Bozdağ’a reaksiyon gösteren CHP Sözcüsü Faik Öztrak, “Genel Liderimiz bu rezalete sessiz kalan bakanın çayını niye içsin? Daha oraya niçin geldiğini bile anlamamış. Genel Başkanı’mız ‘Adalet işini yapsın’ demek için oradaydı. Çayını içmek için değil” dedi.