Polis, 13 cürümden 38 evrakı olan kuzenler Celal Rahman Fidan (39) ve Batuhan Fidan’ı (25) yakalayıp, gözaltına aldı. Emniyetteki sorguları daha sonrası adliyeye sevk edilen 2 kuşkulu, çıkarıldığı mahkeme tarafınca tutuklandı.
BİRİNCİ DURUŞMA 29 MART’TA
Olayın akabinde binlerce kişi ve sivil toplum kuruluşu temsilcisi ‘anıta saygı’ nöbeti başlattı. Samsun Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 2 kuzen hakkında ‘Atatürk aleyhine işlenen suçlar’ ve ‘kamu malına ziyan vermek’ cürümlerinden 9’ar yıla kadar mahpus cezası istemiyle iddianame düzenlendi. Anıtın, korkusuzluk ve Türk milletinin gücüyle ulusal çabayı temsil ettiğine yer verilen iddianamede; ehemmiyeti ve özellikleri de kıymetlendirilerek, aksiyonlarının tartısı ve yoğunluğu dikkate alınıp, alt huduttan uzaklaştırılarak cezalandırılmaları istendi. İddianame, 7’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi. Birinci duruşmanın 29 Mart’ta yapılacağı açıklandı.
“EKSİK HAZIRLANDIĞINI DÜŞÜNÜYORUZ”
Onur Anıtı önünde bir ortaya gelen ADD Lideri Dr. Işık Özkefeli ve üyeler, hazırlanan iddianameye itiraz edeceklerini deklare etti. Davaya müdahil olmak için mahkemeye dilekçe sunduklarını belirten Dr. Özkefeli, “Samsun 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nde başlayacak olan davanın iddianamesine bakacak olursak, bireyler yalnızca 5816 Atatürk aleyhine işlenen cürümler hakkında kanuna muhalefet ve kamu malına ziyan verme hatalarından yargılanmalarına karar verilmiştir. Bu iddianamenin Atatürkçü Niyet Derneği Samsun ve Genel Merkezimiz tarafınca eksik olduğunu düşünmekteyiz” dedi.
“FAİLLER ÜZERE DESTEKÇİLERİ DE ORTAYA ÇIKARILMALI”
İddianameye TCK 216, 309 ve 302 unsurlarının de eklenmesi gerektiğini öne süren Dr. Özkefeli, “Bu hareket yalnızca Samsun halkını değil; tüm Türkiye’yi ayağa kaldırmıştır. Aksiyonları ile hem Atatürk’e hakaret etmişler tıpkı vakitte TCK’nın 216’ncı kabahat unsuru olan ‘halkı kin ve düşmanlığa tahrik yahut aşağılaması’ cürmünü işlemişlerdir. Ayrıyeten bir daha şahsın tabirinde, ‘Yıkabilseydim bir değişikliğin ateşini başlatmış olacaktım’ kelamları de TCK’nın 309’uncu hususunda yer alan ‘Türkiye Cumhuriyeti’nin Anayasal tertibini ihlal suçu’ da işlediği aşikardır. bir daha bu hareketle TCK’nın 302’nci hususunda yer alan ‘devletin birliğini ve bütünlüğünü bozma’ hatası da yer almaktadır. Bu kabahatin asli faillerinin yanında destekçi ve bilhassa azmettiricilerinin de tespitini ve olayın tüm detayları ile aydınlığa çıkmasını ulu yargıdan bekliyoruz, takipçisi olmaya da devam edeceğiz” diye konuştu. (DHA)
BİRİNCİ DURUŞMA 29 MART’TA
Olayın akabinde binlerce kişi ve sivil toplum kuruluşu temsilcisi ‘anıta saygı’ nöbeti başlattı. Samsun Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 2 kuzen hakkında ‘Atatürk aleyhine işlenen suçlar’ ve ‘kamu malına ziyan vermek’ cürümlerinden 9’ar yıla kadar mahpus cezası istemiyle iddianame düzenlendi. Anıtın, korkusuzluk ve Türk milletinin gücüyle ulusal çabayı temsil ettiğine yer verilen iddianamede; ehemmiyeti ve özellikleri de kıymetlendirilerek, aksiyonlarının tartısı ve yoğunluğu dikkate alınıp, alt huduttan uzaklaştırılarak cezalandırılmaları istendi. İddianame, 7’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi. Birinci duruşmanın 29 Mart’ta yapılacağı açıklandı.
“EKSİK HAZIRLANDIĞINI DÜŞÜNÜYORUZ”
Onur Anıtı önünde bir ortaya gelen ADD Lideri Dr. Işık Özkefeli ve üyeler, hazırlanan iddianameye itiraz edeceklerini deklare etti. Davaya müdahil olmak için mahkemeye dilekçe sunduklarını belirten Dr. Özkefeli, “Samsun 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nde başlayacak olan davanın iddianamesine bakacak olursak, bireyler yalnızca 5816 Atatürk aleyhine işlenen cürümler hakkında kanuna muhalefet ve kamu malına ziyan verme hatalarından yargılanmalarına karar verilmiştir. Bu iddianamenin Atatürkçü Niyet Derneği Samsun ve Genel Merkezimiz tarafınca eksik olduğunu düşünmekteyiz” dedi.
“FAİLLER ÜZERE DESTEKÇİLERİ DE ORTAYA ÇIKARILMALI”
İddianameye TCK 216, 309 ve 302 unsurlarının de eklenmesi gerektiğini öne süren Dr. Özkefeli, “Bu hareket yalnızca Samsun halkını değil; tüm Türkiye’yi ayağa kaldırmıştır. Aksiyonları ile hem Atatürk’e hakaret etmişler tıpkı vakitte TCK’nın 216’ncı kabahat unsuru olan ‘halkı kin ve düşmanlığa tahrik yahut aşağılaması’ cürmünü işlemişlerdir. Ayrıyeten bir daha şahsın tabirinde, ‘Yıkabilseydim bir değişikliğin ateşini başlatmış olacaktım’ kelamları de TCK’nın 309’uncu hususunda yer alan ‘Türkiye Cumhuriyeti’nin Anayasal tertibini ihlal suçu’ da işlediği aşikardır. bir daha bu hareketle TCK’nın 302’nci hususunda yer alan ‘devletin birliğini ve bütünlüğünü bozma’ hatası da yer almaktadır. Bu kabahatin asli faillerinin yanında destekçi ve bilhassa azmettiricilerinin de tespitini ve olayın tüm detayları ile aydınlığa çıkmasını ulu yargıdan bekliyoruz, takipçisi olmaya da devam edeceğiz” diye konuştu. (DHA)