Özel 100. Yıl Samandağ Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Abdullah Yalçın, kalp-damar, diyabet, hipertansiyon ve kolesterol hastalarının risk altında olduğunu vurgulayarak, “Bu hastalıkların artırımını engellemek ismine bilhassa Kurban Bayramı’nda kırmızı et tüketimine dikkat etmek gerekiyor. Kurbanların kesildiği birinci gün, kırmızı et tüketimine yüklenmemek gerekiyor. İlla birinci gün et tüketimi yapılacaksa etin 3-5 saat dinlendirilmesi tavsiye ediyoruz. Etin tuzlamalarda ve çok kömürleşmesinden uzak durulması gerekmektedir. Etlerin sebzelerle bir arada pişirilmesi yahut etlerin yanında C vitamininden varlıklı salata/taze sıkılmış meyve sularının tüketilmesinin önemlidir” dedi.
TATLIDAN UZAK DURULMALI
Et tüketiminin yanında tatlıdan mümkün mertebe uzak durulmasını isteyen Yalçın, bu vakitte şerbetli tatlılar yerine daha yavaşça, sütlü ve meyveli tatlıların tercih edilmesi gerektiğini kaydetti. Diyetisyen Semiha Özge Öksüz ise Kurban Bayramı’nda kırmızı et tüketiminin ölçüsü ve sıklığının arttığını, kronik hastalıklara sahip ve yüksek risk kümesinde bulunan bireylerin dikkatli olması gerektiğini belirtti.
İSTİKRARLI BESLENMEYE DİKKAT EDİLMELİ
Kurban Bayramı’nda da sağlıklı beslenmenin temel prensiplerine, porsiyon denetimine, besin seçimine ve besin kümelerinin istikrarlı dağılımına itina gösterilmesi gerektiğini tabir eden Öksüz, şunları söylemiş oldu: “Kırmızı et, âlâ kalite hayvansal protein, birtakım vitamin ve mineralleri içermektedir. Bunun yanı sıra yağlı etler, doymuş yağ ve kolesterol içeriği açısından da yüksektir. Bu açıdan porsiyon denetimini sağlamak kıymetlidir. Bayram günü kesilen hayvan eti çoklukla bekletilmeden birkaç saat ortasında pişirilerek tüketilmektedir. Bu yanlış bir uygulamadır. Yeni kesilmiş hayvanın etlerindeki sertlik, pişirmede ve tüketildikten daha sonra sindirimde zorluk oluşturur. Midede şişkinlik, hazımsızlık üzere birtakım kahırlara yol açar. Bilhassa mide rahatsızlığı olan bireylerin eti 24 saat bekletmeden tüketmemesi gerekir. Etlerin pişirme hallerine gelince; haşlama, fırınlama, ızgara üzere pişirme halleri tercih edilmeli, kızartma ve kavurma formlarından kaçınılmalıdır. Kurban Bayramı’nın klasik yemeği olan kavurma genelde tereyağı eklenerek pişirilmektedir. Et kullanılarak yapılan yemeklerin içerisine yağ eklenmemelidir. Etin kendi yağı ile pişmesi sağlanmalıdır.”
KAYNAK: İHA
TATLIDAN UZAK DURULMALI
Et tüketiminin yanında tatlıdan mümkün mertebe uzak durulmasını isteyen Yalçın, bu vakitte şerbetli tatlılar yerine daha yavaşça, sütlü ve meyveli tatlıların tercih edilmesi gerektiğini kaydetti. Diyetisyen Semiha Özge Öksüz ise Kurban Bayramı’nda kırmızı et tüketiminin ölçüsü ve sıklığının arttığını, kronik hastalıklara sahip ve yüksek risk kümesinde bulunan bireylerin dikkatli olması gerektiğini belirtti.
İSTİKRARLI BESLENMEYE DİKKAT EDİLMELİ
Kurban Bayramı’nda da sağlıklı beslenmenin temel prensiplerine, porsiyon denetimine, besin seçimine ve besin kümelerinin istikrarlı dağılımına itina gösterilmesi gerektiğini tabir eden Öksüz, şunları söylemiş oldu: “Kırmızı et, âlâ kalite hayvansal protein, birtakım vitamin ve mineralleri içermektedir. Bunun yanı sıra yağlı etler, doymuş yağ ve kolesterol içeriği açısından da yüksektir. Bu açıdan porsiyon denetimini sağlamak kıymetlidir. Bayram günü kesilen hayvan eti çoklukla bekletilmeden birkaç saat ortasında pişirilerek tüketilmektedir. Bu yanlış bir uygulamadır. Yeni kesilmiş hayvanın etlerindeki sertlik, pişirmede ve tüketildikten daha sonra sindirimde zorluk oluşturur. Midede şişkinlik, hazımsızlık üzere birtakım kahırlara yol açar. Bilhassa mide rahatsızlığı olan bireylerin eti 24 saat bekletmeden tüketmemesi gerekir. Etlerin pişirme hallerine gelince; haşlama, fırınlama, ızgara üzere pişirme halleri tercih edilmeli, kızartma ve kavurma formlarından kaçınılmalıdır. Kurban Bayramı’nın klasik yemeği olan kavurma genelde tereyağı eklenerek pişirilmektedir. Et kullanılarak yapılan yemeklerin içerisine yağ eklenmemelidir. Etin kendi yağı ile pişmesi sağlanmalıdır.”
KAYNAK: İHA