Siirt’te yaşanan olay, Yatılı Kuran Kursu’nda tahsil goren erkek çocuğun, beraberinde devam ettiği okuldaki öğretmeninin dikkati ile açığa çıktı. Eskiye oranla fazla içine kapanık olduğunu, davranışlarında gariplikler bulunduğunu bakılırsan öğretmen, çocukla özel konuşmalar yaptı.
Çocuk bunun üzerine yatılı kursta yaşadıklarını öğretmene anlattı. Öğretmen de yetkili makamları harekete geçirdi.
AYLARCA İSTİSMAR
T24’ten Gökçer Tahincoğlu‘nun haberine nazaran olayların yaşandığı 2019’da 15 yaşında olan çocuk, görüştüğü Çocuk İzleme Merkezi yetkililerine yaşadığı istismarı detaylarıyla anlattı. İzleme Merkezi, çocuğun anlatımlarının dengeli olduğu, hayal eseri olmadığı, olayların belirttiği biçimde gerçekleştiği tarafında görüş oluştuğunu belirten bir rapor hazırladı.
Çocuğun vücudunda de anlatımlarıyla uyumlu izler bulundu. İsimli Tıp Raporu’nda da anlatımı doğrular nitelikte bulgular detaylı biçimde anlatıldı.
Çocuk sözünde Eylül 2019’dan Mart 2020’ye kadar tekraren istismar edildiğini, D.M.’nin kendisine, “Bunları anlatırsan kıyamet kopar” söylemiş olduğini anlattı.
Tabiri alınan bir hizmetli, çocuğun kendisine problemler yaşadığını ve yurttan ayrılmak istediğini dediğini savcılığa aktardı.
Çocuğun, tıpkı kursta tahsil nazarann bir akrabası da istismar hadisesini bildiğini, akrabası olan çocuğun kendisine durumu anlatarak, yurttan ayrılmayı düşündüğünü söz ettiğini söylemiş oldu.
JET İDDİANAME
Siirt Savcılığı, gelen rapor ve verilen sözlerin akabinde D.M.’nin sözünü aldı. D.M., sözünde yurttan ayrılmak isteyen çocuğun, bu niçinle palavra dediğini, ayrılma fikri niçiniyle kendisiyle birkaç sefer özel görüşme yaptığını lakin tezlerinin yanlışsız olmadığını belirtti.
D.M, tabiri alındıktan daha sonra 12 Ekim’de, akşam saatlerinde sevk edildiği nöbetçi hakimlik sonucuyla tutuklanarak cezaevine konuldu.
Tutuklu bulunan belgelerde, soruşturmayı ağırdan alarak, mağduriyetlere yol açmakla eleştirilen yargı, D.M., konusunda ise epeyce süratli davrandı.
Siirt Savcılığı, akşam saatlerinde tutuklanan D.M. hakkındaki iddianameyi, sabah erken saatlerde, tutuklanmasından yalnızca 12 saat daha sonra hazırladı. 13 Ekim tarihindeki iddianamede, istismar suçlaması yer aldı. Siirt’teki kaynaklar, medresenin kentte epeyce tesirli olduğuna dikkati çekerek, yargı üzerinde, tahliye ve belgenin kapatılması konusunda büyük baskı olduğunu öne sürdü. Kaynaklar, çocuğun ailesinin şikayetçi olmadığına dikkati çekerek, devlet müdafaasının da mecburilik olduğunu belirtti.
Çocuk bunun üzerine yatılı kursta yaşadıklarını öğretmene anlattı. Öğretmen de yetkili makamları harekete geçirdi.
AYLARCA İSTİSMAR
T24’ten Gökçer Tahincoğlu‘nun haberine nazaran olayların yaşandığı 2019’da 15 yaşında olan çocuk, görüştüğü Çocuk İzleme Merkezi yetkililerine yaşadığı istismarı detaylarıyla anlattı. İzleme Merkezi, çocuğun anlatımlarının dengeli olduğu, hayal eseri olmadığı, olayların belirttiği biçimde gerçekleştiği tarafında görüş oluştuğunu belirten bir rapor hazırladı.
Çocuğun vücudunda de anlatımlarıyla uyumlu izler bulundu. İsimli Tıp Raporu’nda da anlatımı doğrular nitelikte bulgular detaylı biçimde anlatıldı.
Çocuk sözünde Eylül 2019’dan Mart 2020’ye kadar tekraren istismar edildiğini, D.M.’nin kendisine, “Bunları anlatırsan kıyamet kopar” söylemiş olduğini anlattı.
Tabiri alınan bir hizmetli, çocuğun kendisine problemler yaşadığını ve yurttan ayrılmak istediğini dediğini savcılığa aktardı.
Çocuğun, tıpkı kursta tahsil nazarann bir akrabası da istismar hadisesini bildiğini, akrabası olan çocuğun kendisine durumu anlatarak, yurttan ayrılmayı düşündüğünü söz ettiğini söylemiş oldu.
JET İDDİANAME
Siirt Savcılığı, gelen rapor ve verilen sözlerin akabinde D.M.’nin sözünü aldı. D.M., sözünde yurttan ayrılmak isteyen çocuğun, bu niçinle palavra dediğini, ayrılma fikri niçiniyle kendisiyle birkaç sefer özel görüşme yaptığını lakin tezlerinin yanlışsız olmadığını belirtti.
D.M, tabiri alındıktan daha sonra 12 Ekim’de, akşam saatlerinde sevk edildiği nöbetçi hakimlik sonucuyla tutuklanarak cezaevine konuldu.
Tutuklu bulunan belgelerde, soruşturmayı ağırdan alarak, mağduriyetlere yol açmakla eleştirilen yargı, D.M., konusunda ise epeyce süratli davrandı.
Siirt Savcılığı, akşam saatlerinde tutuklanan D.M. hakkındaki iddianameyi, sabah erken saatlerde, tutuklanmasından yalnızca 12 saat daha sonra hazırladı. 13 Ekim tarihindeki iddianamede, istismar suçlaması yer aldı. Siirt’teki kaynaklar, medresenin kentte epeyce tesirli olduğuna dikkati çekerek, yargı üzerinde, tahliye ve belgenin kapatılması konusunda büyük baskı olduğunu öne sürdü. Kaynaklar, çocuğun ailesinin şikayetçi olmadığına dikkati çekerek, devlet müdafaasının da mecburilik olduğunu belirtti.