Diyanet İşleri Başkanlığı, yaklaşan yılbaşı öncesi ‘yaşam usulü’nü mevzu eden “Müslüman, Dinî ve Ahlaki Bedelleriyle Yaşar” başlıklı cuma hutbesi yayınlandı.
81 vilayetteki mescitlerde okutulacak hutbede “Kimliğini koruma eden bir Müslüman, tanınan kültürün girdabında kaybolmaz. Diğer dünyalara ilişkin hayat stillerini bilinçsizce taklit etmez. Dinimizde ve sahih geleneğimizde yeri olmayan sembolleri, cümbüş biçimlerini, tavır ve davranışları benimsemez. Bunun, Müslüman kimliğini zedelediğini, toplumu ve gelecek kuşakları dinine, tarihine ve bedellerine yabancılaştırdığını bilir. Tarih sahnesinden silinen birçok milletin evvel inanç ve bedellerini, daha sonra da kültür, edebiyat ve sanatını kaybettiğini unutmaz” denildi.
Hz. Muhammed’in bir hadisinde “Kim bir topluluğa benzemeye çalışırsa, o da onlardandır” diyerek uyardığı belirtilen hutbede, “Yani bir kimse, kendi pahalarını yaşamak ve yaşatmak yerine diğerine özenir, onun inanç ve adetlerini benimserse, sonunda onlar üzere düşünmeye ve onlar üzere yaşamaya başlar. Çünkü maddi ve fiziki benzeşmenin manevi sonuçlar doğurması kaçınılmazdır” sözleri kullanıldı.
Hutbe, “bu biçimde, Rabbimize, insanlığa ve gelecek kuşaklarımıza karşı sorumluluğumuzun şuurunda olalım. Kur’an’a ve sünnete sıkı sıkıya sarılalım. ömrümüzün her alanında İslam ahlakını ve terbiyesini kuşanalım. Yaratılış gayemizden uzaklaştıran, kültür ve medeniyetimizi yozlaştıran her türlü kelam, anlayış ve davranıştan uzak duralım. Unutmayalım ki toplumlar, dinî ve ahlaki bedelleriyle ayakta durur ve bu bedellerden beslenen şuurla yaşarlar” tabirleriyle tamamlandı.
Diyanet İşleri Başkanlığı, geçen yılbaşı öncesi son Cuma hutbesinde de alkollü içki tüketimini gaye almıştı. “İçki: Berbatlığın Zehirli Arkadaşı” başlıklı hutbede içkinin yol açtığı öne sürülen berbatlıklar sıralanmıştı.
81 vilayetteki mescitlerde okutulacak hutbede “Kimliğini koruma eden bir Müslüman, tanınan kültürün girdabında kaybolmaz. Diğer dünyalara ilişkin hayat stillerini bilinçsizce taklit etmez. Dinimizde ve sahih geleneğimizde yeri olmayan sembolleri, cümbüş biçimlerini, tavır ve davranışları benimsemez. Bunun, Müslüman kimliğini zedelediğini, toplumu ve gelecek kuşakları dinine, tarihine ve bedellerine yabancılaştırdığını bilir. Tarih sahnesinden silinen birçok milletin evvel inanç ve bedellerini, daha sonra da kültür, edebiyat ve sanatını kaybettiğini unutmaz” denildi.
Hz. Muhammed’in bir hadisinde “Kim bir topluluğa benzemeye çalışırsa, o da onlardandır” diyerek uyardığı belirtilen hutbede, “Yani bir kimse, kendi pahalarını yaşamak ve yaşatmak yerine diğerine özenir, onun inanç ve adetlerini benimserse, sonunda onlar üzere düşünmeye ve onlar üzere yaşamaya başlar. Çünkü maddi ve fiziki benzeşmenin manevi sonuçlar doğurması kaçınılmazdır” sözleri kullanıldı.
Hutbe, “bu biçimde, Rabbimize, insanlığa ve gelecek kuşaklarımıza karşı sorumluluğumuzun şuurunda olalım. Kur’an’a ve sünnete sıkı sıkıya sarılalım. ömrümüzün her alanında İslam ahlakını ve terbiyesini kuşanalım. Yaratılış gayemizden uzaklaştıran, kültür ve medeniyetimizi yozlaştıran her türlü kelam, anlayış ve davranıştan uzak duralım. Unutmayalım ki toplumlar, dinî ve ahlaki bedelleriyle ayakta durur ve bu bedellerden beslenen şuurla yaşarlar” tabirleriyle tamamlandı.
Diyanet İşleri Başkanlığı, geçen yılbaşı öncesi son Cuma hutbesinde de alkollü içki tüketimini gaye almıştı. “İçki: Berbatlığın Zehirli Arkadaşı” başlıklı hutbede içkinin yol açtığı öne sürülen berbatlıklar sıralanmıştı.