A
admin
Guest
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, “Dil Bayramı” ötürüsıyla bir ileti yayımladı. Lisan Bayramı’nı tebrik eden Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy, Türk lisanına hizmet etmiş bilim beşerlerine, edebiyatçılara, sanatkarlara ve eğitimcilere teşekkür etti. Türkçenin dünyanın en esaslı ve varlıklı lisanlarından birine sahip olduğunu yayınladığı yazılı açıklamada lisana getiren Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy, “Türkçe gerek edebî gerekse bilimsel ve sanatsal tabir gücüyle, daima üretme ve gelişme potansiyeliyle gönlünüzce açılabileceğiniz ancak binbir kıyısıyla sonuna ulaşamayacağınız engin bir deniz gibidir” sözlerine yer verdi.
“TÜRKÇEYE SAHİP ÇIKMAK ZORUNDAYIZ”
Türkçenin yalnızca tabirlerden, manalardan, betimlemelerden, harf ve sözcüklerden ibaret olmadığına dikkat çeken Bakan Ersoy, “Dil, konuşmayı olduğu kadar konuşanı da tanımlar. Bir milletin özünü ve özgünlüğünü belirleyen en değerli bedel elbet lisanıdır. Sözler hafızadır, aidiyettir, karakterdir. Tarihin başından bugüne ulaşan ve geleceğe hakikat uzanmaya devam eden; vakti ve geniş coğrafyaları birbirine bağlayan köklerimizdir” dedi.
Ersoy, “Hepimiz biliyoruz ki ne derece büyük ve görkemli de olsa kökleri kopan en ulu ağaçlar bile yıkılır ve bütünlüğünü kaybederek yavaş yavaş ortadan kaybolur. Kurucusu olduğumuz yüksek medeniyetin dününe sahip çıkmak ve korumak, bugününü daha da yükseltmek ve yüceltmek, bu yolda harcadığımız emeklerin ve vakfedilen ömürlerin birikimlerini ziyan olmadan geleceğe ulaştırmak istiyorsak Türkçeye sahip çıkmak zorundayız. Bilhassa çocuklarımızın ve gençlerimizin bu ağır sorumluluğu omuzlayabilecek bireyler olarak yetişmelerine ihtimam göstereceğiz” tabirini kullandı.
“İnanıyorum ki Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Türk Lisan Kurumunun kuruluş talimatını verirken bu şuuru teminat altına almanın çabası içerisindeydi” diyen Bakan Ersoy, “Aziz anısını hürmet ve rahmetle anarken ondan emanet aldığımız bu şuur için çaba göstermeye ve aralıksız çalışmaya devam edeceğimizi bir defa daha tabir etmek istiyorum” açıklamasında bulundu.
“TÜRKÇEYE SAHİP ÇIKMAK ZORUNDAYIZ”
Türkçenin yalnızca tabirlerden, manalardan, betimlemelerden, harf ve sözcüklerden ibaret olmadığına dikkat çeken Bakan Ersoy, “Dil, konuşmayı olduğu kadar konuşanı da tanımlar. Bir milletin özünü ve özgünlüğünü belirleyen en değerli bedel elbet lisanıdır. Sözler hafızadır, aidiyettir, karakterdir. Tarihin başından bugüne ulaşan ve geleceğe hakikat uzanmaya devam eden; vakti ve geniş coğrafyaları birbirine bağlayan köklerimizdir” dedi.
Ersoy, “Hepimiz biliyoruz ki ne derece büyük ve görkemli de olsa kökleri kopan en ulu ağaçlar bile yıkılır ve bütünlüğünü kaybederek yavaş yavaş ortadan kaybolur. Kurucusu olduğumuz yüksek medeniyetin dününe sahip çıkmak ve korumak, bugününü daha da yükseltmek ve yüceltmek, bu yolda harcadığımız emeklerin ve vakfedilen ömürlerin birikimlerini ziyan olmadan geleceğe ulaştırmak istiyorsak Türkçeye sahip çıkmak zorundayız. Bilhassa çocuklarımızın ve gençlerimizin bu ağır sorumluluğu omuzlayabilecek bireyler olarak yetişmelerine ihtimam göstereceğiz” tabirini kullandı.
“İnanıyorum ki Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Türk Lisan Kurumunun kuruluş talimatını verirken bu şuuru teminat altına almanın çabası içerisindeydi” diyen Bakan Ersoy, “Aziz anısını hürmet ve rahmetle anarken ondan emanet aldığımız bu şuur için çaba göstermeye ve aralıksız çalışmaya devam edeceğimizi bir defa daha tabir etmek istiyorum” açıklamasında bulundu.